Alerjik rinit baharla birlikte artıyor: Sinüzite dikkat!

Alerjik Rinit ve Sinüzit Arasındaki İlişki

Uzmanlar, bahar aylarının gelmesiyle birlikte alerjik rinit vakalarında artış yaşandığını belirtiyor. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Merve Tunca, alerjik rinitin genetik yatkınlık ve çevresel koşulların etkisiyle ortaya çıktığını vurguluyor.

Tunca, alerjik rinitin belirtileri arasında burun tıkanıklığı, sık hapşırma, burun akıntısı ve kaşıntıların yer aldığını söylüyor. Ayrıca, akıntıların sinüslerde birikerek tıkanıklığa sebep olabileceğini ve sinüzite zemin hazırlayabileceğini belirtiyor. Hastalar genellikle şikayetlerinin başlangıcında basit bir nezle gibi hissettiklerini ancak burun tıkanıklığı şikayetlerinin uzun süre devam ettiğini dile getiriyor.

Alerjik rinitte bakteriyel enfeksiyonların nadir olduğunu belirten Tunca, muayene sırasında genellikle temiz bir mukusla karşılaşıldığını söylüyor. Ağız solunumu nedeniyle havanın daha kuru olduğu yerlerde boğazda ağrı ve kızarıklık şikayetlerinin de gelişebileceğini ekliyor.

Dr. Öğr. Üyesi Tunca, akut sinüzit vakalarında burun tıkanıklığı, koku ve tat almada bozukluk, baş ve yüz ağrısı, koyu akıntılar, öksürük ve ses değişikliği gibi belirtilerin ortaya çıkabileceğini belirtiyor. Kronik sinüzit vakalarında ise cerrahi tedavinin gerekebileceğini ifade ediyor.

Uzmanlar, alerjik rinitin tedavisi ve takibinin önemine dikkat çekiyor. Hastalara doğru bilgi verilmesi ve tedavi sürecinin düzenli olarak takip edilmesi hastalığın kontrol altında tutulmasında büyük rol oynuyor. Semptomların uzun sürmesi durumunda ise Kulak Burun Boğaz uzmanına başvurmanın önemine vurgu yapılıyor.

Related Posts

Kalp hastalıklarına karşı sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme önerisi

Medicana Zincirlikuyu Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Mustafa Can, beslenme alışkanlıklarının kalp ve damar sağlığı üzerinde önemli etkileri olduğunu belirtti.

Uzman: ‘Göğüs ağrısı olmadan da kalp krizi geçirmek mümkün’

Kalp krizi denildiğinde genellikle göğüs ağrısı akla gelse de her zaman tek belirti olmayabilir. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Fatih Yılmaz, kalp krizinin sırt ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, mide bulantısı gibi göğüs dışı belirtilerle de ortaya çıkabildiğine dikkat çekti. Özellikle kadınlar, yaşlılar ve diyabet hastaları gibi bazı gruplarda bu atipik belirtilerin daha sık görüldüğüne işaret eden Doç. Dr. Yılmaz, bu durumun tanı sürecini zorlaştırabildiğine dikkat çekerek uyarılarda bulundu.

Türkiye’de geçen yıl anne ölüm oranı yüz binde 11,5’e geriledi: En düşük seviye

Sağlık Bakanlığı, 2024’te anne ölüm oranının yüz bin canlı doğumda 11,5’e düştüğünü ve bu değerin Türkiye’de bugüne kadar kaydedilen en düşük oran olduğunu açıkladı. Bebek ve 5 yaş altı ölüm hızlarında da düşüş yaşandı. Açıklamada, bu başarıyla 2025 hedeflerinin aşıldığı belirtildi.

Akciğer kanseri neden hâlâ bu kadar ölümcül?

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Cengiz Şen, akciğer kanserinin her yıl yaklaşık 2 milyon kişinin ölümüne yol açtığını belirterek erken teşhisin önemine dikkat çekti. Dr. Şen, özellikle sigara içenlerin düzenli akciğer kontrollerini ihmal etmemesi gerektiğini vurguladı.

Ciltteki değişimleri hafife almayın: Erken teşhis hayat kurtarıyor

Cildiye Uzmanı Dr. Hüseyin Başar, cilt sağlığının yalnızca estetik değil, ciddi hastalıkların erken teşhisi açısından da hayati önem taşıdığını vurguladı.

Unutkanlık ciddi bir sorunun habercisi olabilir! Bu belirtilere dikkat

Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Özden Yener Çakmak, unutkanlığın sadece yaşlılıkla sınırlı olmadığını, genç yaşlarda da sıkça görülebileceğini belirterek bu durumla başa çıkmanın yollarını anlattı.